biryaziatolyesi

Baba

Özgün Yazı Köşem  EDİTÖRDEN
Bir genç neden intahar eder  17. Yaş Sendromu Sofrada Birlikte Uyumak  Mektup 
Ölümden korkmak  Beyaz Melek  Kendinle Tanış  Sanal Dostluk Anlatısı 
Düdük Sırası  Hangisi Öldürür  Bir Arayışın Hikayesi  Farkındayım
2012 Özet Baba ma  Böylemi Olacaktı  Bkm Expres 
Güvenilir insan olmak       
Özgün Yazı Köşem  EDİTÖRDEN
                                          
 Sıradan günler birbirini kovalıyorken...
Artık sıradanın dışında var olan şeyleri hissetmeye başlamıştım....
Geçtiğimiz yıl (2009) mart ayından baba'mın rahatsızlığı şikayeti ile Sakarya devlet hastanesine gittik
ve ordan bazı sonuçlar, raporlar neticesinde de Kocaeli araştırma ve tıp fakultesine yönlendirildik
yaklaşık 1 ay boyunca hastaneden eve, evden hastaneye gider olduk (Sakarya acil ) 
Babamın rahatsızlığı akciyer kanseri ve timör karaciyerede sıçramıştı...
Kocaeli araştırma hastanesi bize ışın tedavisi olabileceğini ve bu tedavi sayesinde hastalığı yeneceğini
 değil en fazla 6 ay  daha uzun ömür verebileceğini vaad etmişti. Zorda gelse bu tedaviden başka bir şey uygulanmıyacağını
kabullenerek Kocaeli Araştırma ve Tıp Fakultesi'nden hastaneye yatış için gün aldık..
Hasta oda sıkıntısı olduğundun ilk 4 gün Sakarya Kocaeli gidip geldik çok zorlu bir yolculuktu her ne kadar mesafe 
kimine göre yakın gözüksede yoldaki her taşın üstünden geçen araç babamın canını yakmasına yetiyor ve artıyordu..
Bu şekilde 4 gün boyunca hastaneye gittik geldik ve sonunda hastanede bir boş oda açıldı. Bu sayede doktorlar hemen babamı aldılar.
ilk 2 gün abim kalmıştı babamın yanında ve daha sonra izin süresi dolduğundan Sinop'a geri dönmek zorunda kalmıştı..
Ve o gün abimle ben yer deyiştirdik o Sinop'a döndü ben Kocaelide kaldım...
Ve herşey yeni başlıyordu... Daha hastaneye girdiğim anda atmosfer deyişmişti... Bizim odamız 5. katta en köşeden 3. odaydı...
ve odamıza girene kadar yaklaşık 10 belki 15 oda daha vardı... Her odada ayrı dram her odada çekilemez acılar yorgun refakatçiler...
ilk gün bi sersemlik belirdi üstümde ortama ayak uyduramamktı belkide bu...Babacım çok rahat ve huzurlu bir şekilde uyuyordu..
hemşireler belirli saatlerde gelip kontrol ediyorlardı ve babamın durumu her geçen gün bu kontrollere rağmen ağırlaşıyordu..

İlk günümün geceysiydi... 

En köşedeki odada  trakyadan gelen İhsan amca yatıyordu... O kadar çok şiddetli ağrıları vardıki ne hastalar uyuya biliyordu ne refakatçılar...
Yorgun bir gecenin sabahından gülümseyerek bakmak istemiştim herkese... Ama  ne yazıkki yapamıyordum... Sırtımda bir acı vardı...
İlk defa sandalyede sabahlamıştım belkide bu yüzdendi sırtımdaki acı Babam... Çok sancızı vardı sabahın erken saatlerinde 3-4 saatlik uyku ile
ağrılarından uyanmıştı. Haliyle benide uyandırmıştı. Çorba almak için hastanenin lokantasına gitmiştim. Lokanta en alt kattaydı ve lokanya giderken bir çok farklı hastaların bulunduğu odaları ufaktan ufaktan seziyordum. Çok zordu ve çaresiz o kadar çok insan vardıki,anlatılması çok güç......

Bir kaç gün sonra...

Hemen yan odamızdaki  hasta ağırlaşmıştı ve durumu çok kritikdi, ve benim psikolojim epeyce bozulmuştu.Yan odamızdaki hasta durumunun ağır olmasından dolayı vefat etmişti. Bir çığlık belirdi kolidorlarda herkes farkındaydı ama kimse bu çığlığı durduramıyordu ne kadar korkunçki hastanede kaldığım sürece bu çığlıklarla uyanır oldum vede bu çığlıklarla günlerim geçer oldu. 2.5 aylık süresince hastanede kaldım ve bu 2.5 ay içinde toplam  24 kişi hastanede hayatını kaybetmişti. Bu sırada babamın durumu epeyce ağırlaşıyordu artık ne ilaçlar ne ışın tedavisi nede  uyku hapları hiç biri işe yaramıyordu.Dizlerimin önüne çöküp ellerimi kafama yaslayıp izlemekten başka hiç birşey gelmiyordu elimden... Ne kadar yazık ne kadar kötü bir durum öz babanız acıdan kıvranıyor ama siz eliniz kolunuz bağlı hiç bir şey yapamıyorsunuz bu nasıl bir acıdır ? Nasıl bir olaydır..  :( 
Bir kaç gün sonra En köşedeki ihsan amca'yıda kaybettik ve moralim çok bozulmuştu...
Her odadan teker teker ölümler gerçekleşiyordu ve bu durum fena halde canımı sıkıyordu, uyku düzenim neredeyse sıfıra düşmüştü, yeni gelen hastalara moral vermek bile istemiyordum ki moralim zaten yokken bunu yapmam imkansızdı....

Bir gün bahçede...

Bir gün bahçeye inmek istedim, babam uyuyordu ve fırsat bulup bahçede dinlenmek istedim. Yaklaşık 1 saat kadar bahçede oturduktan sonra farkında olmadan göz yaşlarım akmaya başladı, ardından hıçkırıklara büründü ve onun ardından feci halde ağlamaya başladım yanıma bir kaç kişi geldi birşeyler diyordu ama hiç birini duymuyordum
biraz vakit geçtikten sonra soluğu hastanenin zemin katındaki tuvaletlerde aldım yüzümü yıkarken bayılmışım...
Gözümü açtığımda kendimi hastanenin acil bölümünde buldum küçük bir krizz geçirmişim ve bahçeye indikten sonra 5 saat geçmiş... Babam uyanmış hep beni aramış ama hemşireler beni öğrendikleri için babamla ilgilenmişler ve benim yokluğumda babamla iyi ilgilenmişler..

Hastanede gülen bir yüz...
Olmaz olmaz demeyin gerçektende birisi vardı, Adeta bir melek misali herkese yardım ediyordu özellikle bana çok yardımı olmuştu sevgili kardeşim Gökhan'ın onu asla ve asla unutamam. Hastanedeki herkese yardımı dokunan tek refakatçıydı. Gerçekten bu insan cennetlik diyebilirim... Ama ne yazıkki onun hastası babanesi ona çok çektiriyordu. Oldukca zor bir posizyondaydı ve bende öyleydim, zaten hastanedeki bütün refakatçiler bu zor durumun içindeydiler ... Herkez birer ölüm görmekten, bi hayli yorulmuştu... Fakat buna rağmen Gökhan sarsılmayan tek güçlü insandı tabiki dışardan görünüşde....
Çünkü onunda ağladığını gördüm...  

Esra hemşire'ye teşekkürler..
Bu yazı fazla kişisel oldu belki ama aklımdayken vede haylen yazacaklarım çok fazlayken bu notuda eklemek istedim. Özellikle hemşireler içinde babamı vede beni düşünen hemşireler içinde en iyisi sevgili Esra hanımdı. Umarım bu yazıyı bir gün sende görürsün ve sana yağmur hemşireye vede ismini unuttuğum o sarışın hemşireye sonsuz teşekkürler.. Hepiniz çok iyisiniz...Allah bütün hemşirelerimize güç versin benki 2.5 ayda o kadar ölüm gördüm ve fena halde psikolojim sarsıldı onları düşünemiyorum bile...

Taburju olduk vee...
Ve malesef taburju olduktan 5 gün sonra babamı kaybettim. Aslında bir yandan iyi oldu düşüncesindeyim. Babam acılarından vede sancılarından kurtulmuştu nerdeyse mart ayından beri kıvranıyordu ve ölüm tarihi 11.07.2009  yaklaşık 5 ay boyunca çektiği acıları bir ben bilirim   Allah mekanını cennet etsin babacığım. Çektiğin acılar günahlarının kefaleti olsun. Şimdi her  gidişimde mezarlığın önünden geçerken mezarına bakıyorum. Ve her gün Allah'a dua ediyorum...
Kusura bakmayın sevgili  okurlar/ziyaretçilerim yazacak çok daha fazla şeyim var ama artık kaldıramıyorum bu yazıları yazarken de canım çok yanıyor....
 
Özgün Yazı Köşem  EDİTÖRDEN
Bir genç neden intahar eder 17. Yaş Sendromu Sofrada Birlikte Uyumak  Mektup 
Güvenilir insan olmak  Beyaz Melek  Kendinle Tanış  Sanal Dostluk Anlatısı
Düdük Sırası  Hangisi Öldürür  Bir Arayışın Hikayesi  Farkındayım
2012 Özet Baba ma  Böylemi Olacaktı Bkm Expres 
Ölümden korkmak       
Özgün Yazı Köşem  EDİTÖRDEN
 

 





Bu sayfa hakkında yorum ekle:
İsminiz:
E-mail adresiniz:
Siteniz:
Mesajın:
Bugün 68 ziyaretçi (120 klik) kişi burdaydı!

DUYURU PANOSU

Bir Yazı Atolyesi Geri Döndü
  • Yeni Konular...
  • Covid 19 Hakkında Herşey
  • Projeler
  • Soruyorum
  • Yeni Röportajlar
  • Youtube Kanalımız Açıldı
  • Facebook Sayfamız Kuruldu
  • Twitter Hesabımız Açıldı

Anket

Geri Dönüşümüze Kaç Puan Verirsiniz
 

SPONSOR